Blog

Besinler ve Genler Nasıl İletişim Kurar?

İnsanlar genellikle besinleri kalori, enerji ve yaşamı devam ettirmek için olan içerikler olarak düşünür. Ancak en son kanıtlar göstermektedir ki besinler aynı zamanda vücudun işleyişini hücresel düzeye kadar yönlendiren genetik plan olan genomumuzla da “konuşmaktadır”.

Besinler ve genler arasındaki bu iletişim sağlığınızı, fizyolojinizi ve yaşam sürenizi etkileyebilir. Yiyeceklerin bir hayvanın genomuna önemli mesajlar ilettiği fikri, nutrigenomik olarak bilinen bir alanın inceleme alanıdır. Nutrigenomik göstermektedir ki besinlerle olan ilişkimiz sandığımızdan çok daha önemlidir.

Besinlerin genomla etkileşerek biyolojik süreçleri yönlendirebileceği fikri için doğada harika bir örnek vardır: ARI KOVANI. Arı kovanında işçi arılar ve kraliçe arı genetik olarak özdeş organizmalardır ancak işçi arılar çalışmaktan sorumlu, kraliçe arı ise yıllarca süren ömrüyle kovana arı doğurmaktan sorumludur. Kraliçe arı, arı sütü ile ziyafet çeker; işçi arılar nektar ve polenle beslenirler.

Yiyecekler, kalori içerikleri dışında sağlığa yararları araştırılmakta olan binlerce biyolojik olarak aktif molekül içerir. Bitkilerden elde edilen bu biyoaktif maddelere “bitkisel besinler” veya fitonutrientler denir. 

En yaygın olarak incelenen fitonutrientler; meyveler, sebzeler, baklagiller, tahıl taneleri, kabuklu yemişler, tohumlar, çaylar, zeytinyağı, şarap, otlar, baharatlar ve bitter çikolatadan elde edilenlerdir. Bu fitonutrientlerin faydaları, kanser, hipertansiyon, diyabet (glikoz intoleransı, insülin direnci) ve nörodejenerasyon gibi birçok yaygın kronik bozuklukta araştırılmaktadır.

Örneğin kanserden koruyucu olan glukosinolatlar, brokoli, karnabahar, Brüksel lahanası ve lahana gibi turpgillerden sebzelerde bulunan kükürt açısından zengin bileşiklerdir.

Maalesef ki besinlere günümüzde uzun süre tüketilebilir olmaları için çeşitli maddeler eklenebilmekedir. Örneğin ambalajlarda kullanılan Bisfenol A veya plastiklerde bulunan BPA’nın; memelilerde cinsel farklılaşmayı etkileyerek doğurganlığı azalttığı düşünülmektedir.

Bilimsel araştırmalar göstermektedir ki uzun vadeli sağlık için gerekli olan diyet çoğunlukla bitki ağırlıklı ve çeşitli olmalıdır.